Bu eşi benzeri olmayan zirve ürüne açıklama yazmayı ürünün kendisine hakaret olarak görsem de prosedür gereği biraz bahsedeyim;
*** 60 gr saf arı sütü
*** 3 farklı bölgeden alınmış 100 gr yaş polen
*** 45 gr saf arı ekmeği (perga)
*** 30 gr çam poleni (bunu Türkiye'de yapan tek işletmeyiz)
*** 50 gr akgünlük sakızı
*** 75 gr eşey hormonları düzenlemeye ve böbrek-bağırsak sağlığını geliştirmeye yardımcı tohum-baharat karışımı
*** 13 Farklı tohum ve baharattan oluşan vücut direnci ve bağışıklığını artırmaya yardımcı; karışımın karaciğer ve bağırsaklara yük bindirmesini önleme amacıyla karahindiba, yenibahar, rezene, küçük çayır düğmesi gibi bu organları temizleme/onarma etkisi olabilen içeriklerden oluşan tohum-baharat karışımı
*** 1500 rakım üzeri meşe+köknar salgısı içeren orman balı
*** Orta rakımlardan elde edilmiş kekik+geven dikeni özü ağırlıklı yayla balı
*** Klasik mis gibi kekik kokulu polifloral tek hasat balımız
*** Doğru ve temiz kestane ormanını bulabilmek için 6 ay gezdiğimiz Ağıdere kestane balı
KULLANIM: Sabah aç karnına 1 yemek kaşığı veya sabah akşam aç karnına birer tatlı kaşığı tüketilebilir, su ile karıştırılıp şerbet şeklinde de içilebilir. Güçlü bir macundur 3 ayda bir en fazla 1 kavanoz tüketilmesini öneririm.
UYARI: Hamileler, emzirenler, hipertansiyon-panikatak-kaygı bozukluğu yaşayan kişilere önerilmez.
SAKLAMA VE SON KULLANMA SÜRECİ: Ballı macunların tümü serin ve rutubetsiz yerde direkt güneş ışığı ile temas etmeden muhafaza edilebilir. Saklama süresi en fazla 2 yıldır, mutlaka taze kullanımı önerilir.
Arı Sütü (Royal Jelly): Arı sütü, 10-HDA (10-hidroksi-2-dekanoik asit) gibi biyolojik olarak aktif bileşenler içerir ve bağışıklık sistemini uyararak sitokin üretimini artırır. Bu, hücresel bağışıklık yanıtını güçlendirdiği gibi viral enfeksiyonlara karşı koruma sağlar. Ayrıca, enerji metabolizmasını düzenleyen ve fiziksel dayanıklılığı artıran yüksek protein ve B vitamini içeriğiyle dikkat çeker (Ranzato et al., 2015).
Arı Poleni: Arı poleni, fenolik bileşikler ve flavonoidler gibi güçlü antioksidanlar içerir ve serbest radikallerin sebep olduğu oksidatif stresi azaltır. Bu, bağışıklık sisteminin düzenlenmesine ve kronik inflamasyonun önlenmesine yardımcı olur. Ayrıca, esansiyel amino asitler ve minerallerle enerji üretimini destekler (Komosinska-Vassev et al., 2015).
Arı Ekmeği (Bee Bread): Laktik asit fermantasyonuyla zenginleşmiş arı ekmeği, bağırsak mikrobiyotasını iyileştirir ve bağırsak kaynaklı bağışıklık hücrelerinin aktivitesini artırır. B vitaminleri ve fenolik bileşiklerle enerji metabolizmasını destekler ve inflamatuar yanıtı düzenler (Kieliszek et al., 2018).
Akgünlük Sakızı (Boswellia Serrata): Boswellic asitler, 5-lipoksijenaz enzimini inhibe ederek inflamasyon süreçlerini azaltır ve bağışıklık hücrelerinin dengelenmesini sağlar. Kronik inflamasyon ve bağışıklık bozukluklarıyla ilişkili hastalıklarda terapötik etkiler sunar (Huang et al., 2017).
Yayla Balı: Yayla balı, glukoz oksidaz enzimiyle hidrojen peroksit üreterek doğal antibakteriyel ve antiviral etkiler gösterir. Ayrıca, fruktoz ve glukoz içeriği sayesinde hızlı enerji sağlar ve bağışıklık hücrelerinin fonksiyonlarını destekler (Al-Waili et al., 2012).
Ginseng: Ginsengin aktif bileşenleri olan ginsenosidler, hücresel bağışıklık süreçlerini destekler ve T-hücre proliferasyonunu artırır. Ayrıca, hipotalamo-hipofiz-adrenal ekseni üzerinde olumlu etkiler göstererek stresi azaltır ve enerji seviyelerini yükseltir (Kennedy et al., 2001).
Zerdeçal (Kurkumin): Kurkumin, inflamatuar sitokinlerin ekspresyonunu baskılar ve NF-κB yolaklarını inhibe eder. Bu özellikleriyle otoimmün hastalıklarda bağışıklığı düzenler ve enerji metabolizmasını iyileştirir (Hewlings & Kalman, 2017).
Zencefil: Zencefilol ve shogaol gibi biyoaktif bileşikler, inflamasyon belirteçlerini azaltır ve immünomodülatör etkiler gösterir. Ayrıca, termojenik etkisiyle metabolizmayı hızlandırır ve enerji üretimini destekler (Mashhadi et al., 2013).
Çörek Otu: Çörek otunun ana bileşiği thymoquinone, hücresel inflamasyonu ve oksidatif stresi azaltarak bağışıklığı artırır. Ayrıca, enerji metabolizmasını destekleyen lipit düzenleyici etkiler gösterir (Ahmad et al., 2013).
Turp Tohumu: Turp tohumu, glukozinolatlar gibi biyoaktif bileşenler içerir ve detoksifikasyon enzimlerini aktive eder. Bu özellikleriyle bağışıklık sistemini güçlendirir ve toksinlere karşı koruma sağlar (Meena et al., 2010).
Devedikeni Tohumu: Silymarin, hücresel antioksidan savunma mekanizmalarını destekler ve hepatosit yenilenmesini hızlandırır. Karaciğer kaynaklı bağışıklık sorunlarında terapötik etkilere sahiptir (Saller et al., 2001).
Isırgan Tohumu: Isırgan tohumu, flavonoidler ve C vitamini içeriğiyle inflamasyonu baskılar ve bağışıklık hücrelerinin aktivitesini artırır. Ayrıca, enerji metabolizmasını düzenler (Upton, 2013).
Üzüm Çekirdeği: Proantosiyanidin içeriğiyle oksidatif stresi önler ve bağışıklık sistemi hücrelerini korur. Aynı zamanda kan dolaşımını iyileştirerek fiziksel dayanıklılığı artırır (Shi et al., 2003).
Çam Sakızı: Çam sakızındaki diterpenler, enfeksiyonlara karşı güçlü bir antimikrobiyal etki gösterir. Bu özellikleri bağışıklık sistemini destekler ve solunum yolu enfeksiyonlarına karşı koruma sağlar (Tumen et al., 2013).
Akasya Zamkı: Akasya zamkı, bağırsak mikroflorasını olumlu yönde etkileyerek bağışıklık sistemini dolaylı olarak güçlendirir. Ayrıca, prebiyotik özellikleriyle enerji metabolizmasına katkıda bulunur (Calame et al., 2011).